Amerika’nın Alaska eyaletinde, Anchorage şehrinin yaklaşık 100 km güneydoğusunda yer alan Whittier kasabası, kasaba nüfusunun tümünün aynı binada yaşamasıyla ünlü ve dünyada yolumuzun düşebileceği en ilginç yerlerden biri.
Begich Towers adlı 14 katlı büyük binada 2-3 yatak odalı 150 daireden meydana gelen evlere ek olarak, bir kasabada olması gereken her şey bulunuyor. 318 civarında kişinin yaşadığı binanın giriş katında market, mağaza, postane, kilise, okul, klinik, otel, restoran, yönetim ofisi, polis karakolu yer alıyor. Polis birimi, 1 amir ve 2 polis memuru olmak üzere 3 kişilik bir ekipten oluşuyor. Olası bir felakete karşı insanların saklanabilmeleri için güvenlik tüneli de mevcut.
Neden herkes aynı binada yaşıyor?
Bu kasabada insanların tek bir binada yaşamalarının en büyük sebebi kötü hava koşulları ve çoğunun demiryoluna ait olması nedeniyle mülk satın alınamıyor olması. Kışın yağan karın yaklaşık 8 metreyi bulması ve saatte yaklaşık 115 km hızla esen fırtınaların yaşanması, kış mevsiminde mecbur kalmadıkça evden dışarı çıkılmaması anlamına geliyor.
Dolayısıyla, dışarı çıkmadan tüm ihtiyaçların karşılanabilmesi gerekliliği, ihtiyaç duyulan her şeyi aynı binaya toplamayı gerektiriyor. Bu da Whittier halkını, korunaklı olan bu binayı herkesin kullanabileceği bir alana çevirmeye yöneltmiş bulunuyor. Üstelik bu binada yaşayan insanlar çok sosyal ve dışarı çıkmasalar da herkes birbirini tanıyor, her an birbirleriyle vakit geçirebiliyorlar. Ancak genç sayısının az olduğunu, binada yaşayanların çoğunun ileri yaşta olduğunu belirtmekte de fayda var.
Bina hangi amaçla inşa edilmiş?
2. Dünya Savaşı döneminde inşa edilen ve o zamanlar askeri sığınak olarak kullanılan bina, bu amaçla inşa edilmesi nedeniyle dağlarla çevrili, en yakın varış noktasının 60 km olduğu, dünyadan izole bir yere inşa edilmiş. O zamanlar buraya ulaşmanın tek yolu denizken, günümüzde bir tünel yapılarak burası zamanla askeri üs olmaktan çıkıp sivil halkın tek çatı altında yaşadığı bir kasaba haline gelmiş. Adını ise Amerikalı şair John Greenleaf Whittier’dan alıyor.
Kasabada yaşam kolay mı?
Kasabada yazın; tekneyle açılmak, yürüyüşe çıkmak, balık tutmak, jet ski’ye binmek gibi yapılabilecek birçok şey var. Kışın ise kötü hava koşulları nedeniyle hemen hemen her şey kapanıyor.
Bu izole kasabayı şehre bağlayan tek tünel de tek şeritli olması ve trafik düzeninin sağlanabilmesi için akşamları 22:30’da kapanıyor ve sabahları açılıyor. Şehre inilmesi durumunda, 1 saatlik dönüş yolunu hesaba katarak 21:30 civarı dönüş yoluna koyulmuş olmak gerekiyor. Tünelin kullanılan yönü yarım saatte bir değişiyor; kasabadan çıkmak istediğinizde şeridin size açılmasını beklemek durumunda kalıyorsunuz.
Kasabayı ziyaret etmek mümkün mü?
Whittier’da turizm çok gelişmiş. Dolayısıyla turist olarak kasabaya gitmek mümkün ancak kış mevsiminde her yerin kapalı olması nedeniyle turistler buraya kışın gelemiyorlar. Yazın ise burası şaşırtıcı doğası ve ilginç yaşam tarzıyla birçok turisti kendine çekiyor. Özellikle balık tutmayı sevenler burayı tercih ediyor. Cruise gemileri de bu izole kasabaya demir atmayı çok seviyor.
Binanın içinde, sadece yazın açık olan çok sayıda turistik dükkan bulunuyor. Yine binanın içinde küçük bir otel de yer alıyor fakat odaları aylar öncesinden rezerve etmek gerekiyor.
Binadan ev satın almak mümkün mü?
Günümüzde boş olan birçok odası bulunan binadan apartman dairesi satın almak mümkün. Daire fiyatları ise genellikle 1000 doların altında.