Günümüzde, iklim değişikliğinde büyük rol oynayan çevre kirliliğiyle başa çıkma ve dolayısıyla atık yönetimi çok önemli bir konu. Bu nedenle, 21. yüzyılda yapılan üretimlerde kullanılan malzemelerin ve içerdiği enerjinin bir kısmını geri kazanmak amacıyla mevcut atıklarla başa çıkmak için çeşitli ilginç çözümler öne çıkıyor. Bu yazımızda, kelimenin tam anlamıyla atıkların çöp alanlarından çekilmesini ve yenilenemeyen malzemelerin geri dönüştürülerek yeniden kullanılmasını amaçlayan bir uygulama olan kentsel madencilik kavramını inceliyoruz.
Kent madenciliği, şehirlerde ve kentsel alanlarda üretilen atık ürünlerden hammaddelerin geri kazanılması işlemidir. Bu atıklar arasında bina ve altyapı ile ilgili tüm çalışmalar (inşa, yeniden inşa, yıkım) sırasında oluşan atıklar, üretim donanımlarının kullanım ömrünü doldurması sonucu ortaya çıkan atıklar, son tüketicinin kullandığı tüm ürünlerin kullanımı sonrası oluşan atıklar yer alır. Kent madenciliği giderek azalan ve pahalı hale gelen işlenmemiş malzemelere olan bağımlılığımızı azaltmanın yöntemlerinden biridir ve birkaç farklı şekli bulunmaktadır:
-İnşaat ve yıkım atığı (CDW) madenciliği: Yıkılmış binalardan beton, tuğla, çelik ve ahşap gibi malzemelerin geri kazanılmasını içerir.
-E-atık madenciliği: Atılan elektronik cihazlardan altın, gümüş, bakır ve platin gibi metallerin geri kazanılmasını içerir.
-Atık elektrikli ve elektronik ekipman (WEEE) madenciliği: Bu, özellikle küçük elektrikli cihazlardan malzemelerin geri kazanılmasına odaklanan, e-atık madenciliğinin bir alt kümesidir.
-Kül madenciliği: Yakma fırınları tarafından üretilen külden metallerin geri kazanılmasını içerir.
-Kanalizasyon çamuru madenciliği: Kanalizasyon çamurundan metallerin ve diğer malzemelerin geri kazanılmasını içerir.
Kent madenciliği kaynakları korumanın ve kirliliği azaltmanın yanı sıra istihdam yaratma ve ekonomiyi canlandırma potansiyeli taşıyan bir iş alanı olarak da öne çıkmaktadır.
Kent madenciliğin temel prensipleri
Kentsel madenciliğin ilkeleri, atığı ortadan kaldırmayı ve malzemeleri mümkün olduğu kadar uzun süre kullanımda tutmayı amaçlayan ekonomik bir sistem olan döngüsel ekonomiyi temel almaktadır. Döngüsel ekonomi, üretim için ham madde kullanımından atık oluşumuna kadar olan süreçte sürekliliği ve çevrenin korunmasını odak noktasına alan bir ekonomi modelidir. Geleneksel veya lineer olarak bilinen ekonomi modeli ile kıyaslandığında “Al-Yap-At” yerine “Azalt-Yeniden Kullan-Geri Dönüştür-Geri Kazan” prensiplerini benimser.
-Azaltma: Daha az malzeme ve enerji kullanan ürün ve sistemlerin tasarlanması anlamına gelir.
-Yeniden Kullanma: Malzemeleri tekrar kullanacak şekilde üretmek ve kullan-at ürünlerinden ziyade yeniden kullanılabilecek alternatifleri tercih etmek anlamına gelir.
-Geri Dönüşüm: Yeniden kullanılabilmesi için malzemeleri bileşenlerine ayırmak anlamına gelir.
-Geri Kazanma: Atık ürünlerden değerli malzemelerin çıkarılması anlamına gelir.
Kent madenciliğinin kaynakların korunması, kirliliğin azaltılması, istihdam yaratılması, ekonominin canlanması, ithal malzemelere bağımlılığımızı azaltma, ürün ve sistemlerin çevresel performansının iyileştirilmesi gibi birçok konuda faydası olduğu gibi maliyet, yeterli sayıda uygun tesis olmaması ve bu konu hakkında henüz yeterli farkındalık oluşmamış olması gibi birtakım zorlukları da bulunmaktadır.
Kent madenciliğinin geleceği
Dünya nüfusu ve tüketimimiz arttıkça ve kaynaklar azaldıkça, kent madenciliğinin önemi daha da anlaşılacak ve büyük ihtimalle sürdürülebilir yaşamın en önemli yöntemlerinden biri haline gelecek. Yeni teknolojilerin geliştirilmesi ve kentsel madenciliğin faydalarına ilişkin farkındalığın artması, zorlukların üstesinden gelmeye ve onu daha uygulanabilir bir seçenek haline getirmeye yardımcı olacaktır.