İşinizde İnovasyonu Harekete Geçirecek İpuçları

İşinizde İnovasyonu Harekete Geçirecek İpuçları

Teknoloji girişimleri kendilerini inovatif olarak lanse etseler de çoğu inovasyonun ne anlama geldiği veya neleri içerdiği konusunda hala net değil. İnsanlar ise inovasyonun anlamını gerçekten bilmeseler de sadece moda olduğu için kullanıyorlar. Büyük medya kuruluşlarının en son çıkan emojileri "inovasyon" başlığı altında yayınlamalarının nedeni de tam olarak bu. Bu emojiler çok ilgi çekiyor. Peki, bunları teknolojik inovasyonlar olarak nitelendirebilir miyiz?

Çoğu kez yenilik ile teknolojik inovasyon birbirlerinin yerine kullanılıyor ancak bir ürün veya hizmetin genişletilmiş hali veya bir sonraki versiyonu inovasyon değildir. Gerçekten inovatif olan bir teknoloji tüyleri ürpertir ve tüm geleneksel yaklaşımlara meydan okur. Öfkeye dahi neden olabilir çünkü değişim, diğer şirketler arasında hoş karşılanmaz. Şirketler, işe yarayan teknolojilerin devam etmesi gerektiği felsefesine dayalı olarak atalet geliştirir. “Biz her zaman böyle yaptık” ifadesi, şirketlerin yeniliğe alerjisi olduğunu gösteren basit bir kırmızı bayraktır. Yine de inovasyon, her şeyden tamamen vazgeçmek anlamına gelmez. İnovatif teknoloji hakkında yaygın bir yanılgı, onun boyutu ve kapsamı ile ilgilidir.

İnovasyonu bir sonraki seviyeye taşımak

İnovasyon, yazılım veya özellik güncellemelerinden çok daha fazlasıdır. İnovasyonun gerçek ruhu; daha büyük, daha cesur düşüncelerde yatar. Ekiplerin deney yapmasını sağlayan, güçlendiren ve finanse eden güçlü bir inovasyon kültürü gerektirir. Ne yazık ki çoğu şirket tekrarı yenilikle birleştirir. Bu noktada yöneticilerin, daha sağlam ve özgün kültürleri yönlendirmek için inovasyon konusundaki felsefelerini ve bakış açılarını değiştirmeleri gerekiyor.

İşte işinizde inovasyonu harekete geçirmek için yararlanabileceğiniz önemli ipuçları…

Ekipleri belirleyin

İnovasyonu birinin işi haline getirin. İnovatif teknoloji deneylerini desteklemeleri için kaynaklar verin. Ekibin geri kalanını ise statükoya nasıl meydan okunacağı, testlerin nasıl yönetileceği gibi işlemler konusunda eğitmekle görevlendirin.

İçeride bu rolü yerine getirebilecek biri olup olmadığından emin değilseniz en hızlı geçici çözüm, beklentilerin belirlenmesine yardımcı olması ve kuruluşunuz genelinde inovasyon zihniyetini başlatması için dışarıdan bir inovasyon uzmanıyla ortaklık kurmaktır. Dışarıdan birinin bakış açısına sahip olmak şirketiniz için canlandırıcı olmaktan çok daha fazlası olabilir. Örneğin günümüz teknolojisiyle nelerin mümkün olduğuna ışık tutabilir, farklı kitleleri ortaya çıkarabilir veya yeni kullanım örnekleri üzerinde beyin fırtınası yapabilir.

Yalıtın ve güçlendirin

Kurumsal inovasyonda en önemli konulardan biri şirkettir. Bir şirket, yenilikçi olmak istediğini iddia edebilir ve bunun için çok fazla kaynak harcayabilir. Yine de ekiplere deney yapma ve keşfetme özgürlüğü verene kadar başarılı olması pek olası değildir. Gerçek inovasyon, cesaret ve başarısızlığa yer açmayı gerektirir.

Eski süreçleri uygulamak size engel olacaktır. Dolayısıyla kurum içinde bir girişimci grubu oluşturmak ve onları organizasyonun geri kalanından ayırmak, inovasyonu harekete geçirmenize yardımcı olabilir. Hatta bir kuluçka merkezi veya dışarıdan bir şirketle çalışmak kasıtlı bir mesafe sağlayabilir ve bu kurumsal momentumdan yükselmeye yardımcı olabilir.

Çalışanlarınızın içindeki çocuğa dokunun

Küçük çocuklar sürekli hangi soruyu sorar? "Neden?" Muhtemelen en sevdikleri kelime neden kelimesidir. Bu kelime, yenilik yapmak için adeta anahtar kelimedir. İşletmeler, çağlar boyunca işe yaramış eskimiş rutinlere kolayca düşebilir. Bu nedenle çalışanlar hiçbir şeyi sorgulamazlar. Bu, yenilik için değil tam tersi durağanlık için bir reçetedir.

Ekibinizi sorular sormaları, varsayımlara meydan okumaları, bir hipotez oluşturmaları ve teoriyi test etmeleri için teşvik edin. İyi bir başlangıç noktası istiyorsanız, “Bunu neden bu şekilde yapıyoruz?" gibi sorular sorabilirsiniz.

Sorunlarla ilgili önyargılı inançları atın

İnsanlar problemlere önyargılı kavramları kullanarak yaklaşma eğilimindedir. Sorun şu ki, bu kavramlar genellikle hızlı zihinsel alıştırmalar olarak yapılır. İçgüdülere, duygulara ve bazen de güncelliğini yitirmiş verilere dayanırlar. Halbuki, ilkelerin detayına inildiğinde, problem çözmeye giden hatalar da hızla görülebilir. Şirketinizde inovasyonlar üzerinde çalışırken, çalışanlarınızın önyargılar için kendilerini kontrol etmelerini sağlayın. Ne kadar az varsayarlarsa, dikkate değer fikirler bulma olasılıkları o kadar artar.

İlginizi Çekebilir

Yükleniyor...
Yükleniyor