Şehirdeki Bahçeniz: Küçük Ölçekli Gıda Yetiştiriciliği ve Dikey Tarım

Şehirdeki Bahçeniz: Küçük Ölçekli Gıda Yetiştiriciliği ve Dikey Tarım

United Nations’ın yayınladığı raporda 2050 yılına kadar dünya nüfusunun 9,7 milyar kişiye ulaşması beklendiği belirtiliyor.[1] Bu durumun da beraberinde birçok olumsuzluğu getirmesi bekleniyor. Çevre kirliliği, salgın hastalıklar, kaynakların yetersiz kalması ve insanların beslenmesi ön plana çıkması beklenen sonuçlardan bazıları. Endüstriyel gelişme ve kentleşme nedeniyle her gün ekilebilir arazileri kaybediyoruz. Bu da sonuçların insanlık için çok da iç açıcı olmayacağının en büyük kanıtlarından.

Grantham Centre for Sustainable Futures’ın yaptığı araştırmada[2] bilim insanları, Dünya'nın son 40 yılda ekilebilir alanlarının üçte birini kaybettiğini bildiriyor. Önümüzdeki 40 yıl içinde daha ne kadar kaybedeceğimizi ise şimdilik bilmiyoruz. Artan nüfus nedeniyle artan gıda talebi ve giderek azalan ekilebilir alanlar, karşı karşıya olduğumuz en büyük zorluklardan birini oluşturuyor. Günümüzde kimi bilim insanları dikey çiftçiliğin bu zorluğun cevabı olabileceğine inanıyor.

Dikey tarım, tarımın geleceği mi?

Dikey tarım, dikey olarak eğimli yüzeylerde gıda üretme uygulamasıdır. Bir tarla veya sera gibi tek bir seviyede sebze ve diğer gıdaları yetiştirmek yerine, bu yöntem, gıdaları dikey olarak istiflenmiş katmanlar halinde, genellikle bir gökdelen, nakliye konteyneri veya başka bir amaca uygun depo gibi diğer yapılara entegre edilmiş olarak üretir.

Using Controlled Environment Agriculture (Kontrollü Çevre Tarımı) teknolojisini kullanan bu modern fikir, kapalı tarım tekniklerini kullanır. Sıcaklık, ışık, nem ve gazların yapay kontrolü, kapalı mekanlarda yiyecek ve ilaç üretmeyi mümkün kılar.

Birçok yönden dikey tarım, metal reflektörlerin ve yapay aydınlatmanın doğal güneş ışığını artırdığı seralara benzer. Dikey çiftçiliğin birincil amacı, sınırlı bir alanda mahsul verimini en üst düzeye çıkarmaktır.

Dikey tarım sistemi nasıl çalışır?

Dikey tarımın nasıl çalıştığını anlamak için dört kritik alan vardır: Fiziksel yerleşim, aydınlatma, yetiştirme ortamı ve sürdürülebilirlik özellikleri.

  • Dikey tarımın temel amacı metrekare başına daha fazla gıda üretmektir. Bu amaca ulaşmak için ilk olarak mahsuller bir kule yaşam yapısında yığılmış katmanlar halinde ekilir.
  • İkinci olarak, odadaki mükemmel ışık seviyesini korumak için doğal ve yapay ışıkların titizlikle hazırlanmış bir kombinasyonu kullanılır. Aydınlatma verimliliğini artırmak için döner yataklar gibi teknolojiler kullanılır.
  • Üçüncüsü, toprak yerine aeroponik, akuaponik veya hidroponik yetiştirme ortamları kullanılır. Turba oluşturan yosun veya hindistan cevizi kabuğu ve benzeri topraksız ortamlar dikey tarımda çok yaygındır.
  • Son olarak, dikey tarım yöntemi, çiftçiliğin enerji maliyetini dengelemek için çeşitli sürdürülebilirlik özelliklerini kullanır.

 

Dikey tarım sisteminin avantaj ve dezavantajları

Dikey çiftçiliğin pek çok vaadi bulunuyor ve insanlara sunduklarıyla kulağa geleceğin çiftliği gibi geliyor. Bununla birlikte, dikey tarıma tam hızda ilerlemeden önce göz önünde bulundurulması gereken birkaç engel de var.

Dikey tarımın avantajlarını şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Gelecekteki gıda taleplerini karşılamak için bir plan sunar.
  • Ekinlerin yıl boyunca büyümesini sağlar.
  • Önemli ölçüde daha az su kullanır.
  • Hava durumu bitkileri etkilemez.
  • Daha fazla organik ürün yetiştirilebilir.
  • Kimyasallara ve hastalıklara daha az maruz kalınır.

 

Dikey tarımın dezavantajları ise şu şekildedir:

  • İnşası çok maliyetli olabilir ve ekonomik fizibilite çalışmaları henüz yetersiz kalabilir.
  • Tozlaşma çok zor ve maliyetli olabilir.
  • Daha yüksek işçilik maliyetleri gerektirebilir.
  • Teknolojiye dayandığı için bir günlük güç kaybı yıkıcı olabilir.

Tüm bunlara bakıldığında dikey tarım teknolojilerinin hala nispeten yeni olduğunu hatırlatmamızda fayda var. Şirketler henüz başarılı bir ölçekte mahsul üretemedi. Bakalım çevre ve tüm insanlık için verimli olması düşüncesiyle ortaya çıkan dikey tarım geleceğin modeli olacak mı?

 

İlginizi Çekebilir

Yükleniyor...
Yükleniyor